* Yavaş yiyin: Ben her yemeği tadına vararak yemeye çalışırım. Koştura koştura değil, sallana sallana, yavaş yavaş yerim. Bu şekilde daha az yemek yetiyor. Çünkü beyin mideye 25 dakikada emir veriyor, "Tamam, doydun" diyor.
* Az ekmek tüketin: Ekmeği sadece sabah görüyorum. Sabahları iki dilim ekmek yiyorum. Öğlen ve akşam meyve ve salatayla oyalanıyorum. Çünkü akşam saatlerinde metabolizma daha yavaş çalışıyor. Yenilenlerin yakılması daha zor oluyor.
* Önce gözünüzü doyurun: Bir diyet programına girmek bir takım lezzetlerden fedakarlık etmek anlamına gelir. Bilinçli beslenmeyi, tabak ve porsiyon küçültmeyi gerektirir. Küçük tabak kullanırsanız, yemek gözünüze daha büyük görünür. Ancak aynı porsiyonu büyük tabağa koyarsanız, yemek gözünüze daha az gelir ve daha fazla yemek istersiniz.
* Yemek yedikten üç saat sonra yatın: Akşam yemeği ile uyku arası en az üç saat olmalı. Aksi takdirde mide gece boyunca çalışıp yorulur.
* Yemekle su içmeyin: Özellikle orta yaştakilerin yemekle birlikte su içmemesi gerekiyor. Çünkü sindirim sisteminin salgıladığı suyu inceltiyor ve sistemi yavaşlatıyor. Sonra "Ay neden ben yoruldum" diyorsun. Sindiremediğin için bedenin yoruluyor ve kendini yorgun hissediyor.
* Yasaklı yiyecekler: Evimde katı yağ, sakatat, konserveler, krema, ketçap, mayonez gibi yağlı ve kalorili yiyecekler asla bulundurmam.
* Tatlı krizine bitter çikolata: Hamur işine dayanabiliyorum da tatlısız duramıyorum. Buhran şeklinde geliyor. Krizimi bastırmak için sütlü çikolata yerine bitter tercih ediyorum. Çünkü bitter çikolata, hem daha az kalorili hem de kalbe faydalı.
* Sadece pazarları ziyafet çekin: Haftaiçi her şeyi yemem. Çok nadir ve çok masumdur kaçamaklarım. Pazar günleri serbest günümdür, canımın çektiğini yerim. Benim tercihim genelde makarnadır.
* Acil beslenme çantası: Yanımda acil durumlar için mutlaka bir beslenme çantası taşırım. İçinde kepekli kurabiyem, cevizlerim, bademlerim ve mevsim meyveleri bulunur.
0 yorum:
Yorum Gönder